Pazar, Ocak 28, 2007

Aşure



Aşure'nin pişirilmesiyle ilgili en ünlü efsane Nuh'un Gemisi hikayesidir. Tufan esnasında uzun süre azgın denizde kalan gemide, zamanla yiyecek sıkıntısı başlamıştır. Fırtına ve yağmur bir türlü dinmek bilmez. Açlıkla karşı karşıya kalan gemideki insanlar, ambara inerek ellerinde kalan malzemelerin hepsini karıştırıp pişirirler. Uzun sürede bu pişirdikleri yiyecekle idare ederler. O zaman bu yemeği yaptıklarında 40 çeşit malzemeden yapıldığı söylenir.

Muharrem ayının 10. günü aşure günü olarak bilinir. Aşure bereketin simgesidir. Aşure yapıldıktan sonra, ihtiyacı olanlara, komşulara, akrabalara dağıtılması paylaşmanın en güzel örneklerindendir.

Bu sene aşureyi ben yapacağım diye tutturdum. Annemin yardımıyla ilk defa aşure yaptım. Sabah erken saatlerden itibaren uğraştım ama değdi doğrusu.

Malzemeler;

2 su bardağı buğday
1,5 su bardağı nohut
1,5 su bardağı fasulye
1/2 su bardağı pirinç
5 su bardağı tozşeker
15 adet incir
20 adet kuru kayısı
1 su bardağı sarı üzüm
2 portakal kabuğu
Ceviz, fındık, badem
1 çay bardağı nişasta
2 kaşık un

Yapılışı:

1. Bir gece önceden ıslattığımız buğday, nohut ve fasulyeyi ayrı ayrı düdüklü tencerede haşlayalım. Pirincide ayrıca haşlayalım. Haşlandıktan sonra hepsini birbirine karıştıralım.

2. İncir, kayısı ve portakal kabuklarını küçük küçük doğrayalım. Kayısı ve üzümleri suya koyarak bekletelim.

3.Tüm malzemeleri büyük tencerede birbirine iyice karıştıralım. Eğer suyu az ise bir miktar su ekleyelim. Nişasta ve unu su ile iyice ezdikten sonra tencereye ekleyelim ve karıştırarak kaynatalım.

4. Aşure kaynayıp meyveler piştikten sonra şekerini ekleyerek bir taşım daha kaynatalım.

5. Üzerini ceviz, badem veya fındık ile süsleyelim.



Etiketler:

6 Comments:

Anonymous Adsız said...

Allah kabu etsin bende yarın yapacağım ama senin aşüreni görünce olsada yesem dedim ellerine sağlık

28 Ocak, 2007 22:03  
Blogger Tijen said...

ellerine saglik!
bizde asure yok bu sene ama geçen gün ilk asuremiz geldi bir komsumuzdan. galiba pekmezle yapmislar. bak benim de canim çekti asure yapmak. acaba az da olsa yapsam mi ki?
tijen

29 Ocak, 2007 18:10  
Anonymous Adsız said...

selam
bugünlerde gezmek biraz güzel oldu galiba
herkes aşure yapmış ve hepside birbirnden nefis tıpkı sizinkiler gibi ellerinize sağlık
sevgiler
http://buyuleyenmutfakkokusu.blogcu.com/

01 Şubat, 2007 21:17  
Blogger *Ra said...

Ebrucuğum merhabalar. Çok nefis görünüyor. Allah kabul etsin.
Ben de yapmayı planlıyorum hafta sonu. Bir şey sormak istiyordum. Portakal kabuğu koymak istiyorum fakat, önceden haşlayıp, acı suyunu dökmem mi gerekiyor. Sen tam olarak nasıl yaptın. Bilgi verirsen beni sevindirirsin canım.
Sevgilerimle...

02 Şubat, 2007 12:22  
Blogger SEDA said...

Ellerine sağlık Ebru, Allah kabul etsin...

seda
tarifname.blogspot.com

03 Şubat, 2007 18:59  
Blogger Ebruli Lezzetler said...

Hepinize aşuremden ikram etmek isterdim. Sizler ikram etmişim sayarsanız çok mutlu olurum. Güzel dilekleriniz için teşekkür ederim.

Sevgili Rabia, ben portakal kabuğunu haşlamadan ekledim. Sadece kabuğun içinde bulunan beyazlığı aldım.

03 Şubat, 2007 21:22  

Yorum Gönder

<< Home